Enflasyon ve Resesyon Arasında Para Politikaları
Dünya ekonomileri, enflasyon ve resesyon arasında sıkışmış durumda. Bu durum, para politikalarına ilişkin öngörülerin varlık fiyatları üzerinde etkili olmasına neden oluyor. Son açıklanan verilere göre, ABD işsizlik maaşı başvurusunda bulunanların sayısı, Ekim 2021’den bu yana en yüksek seviyeye ulaştı. Bu veri, iş gücü piyasasının soğumaya başlamış olabileceğine işaret ediyor. Para piyasalarındaki “şahin” fiyatlamalar da ABD Merkez Bankası’nın (Fed) gelecek hafta alınacak para politikası kararları öncesi zayıfladı.
Para piyasalarındaki fiyatlamalara göre bankanın 14 Haziran’da 25 baz puan faiz artıracağına yönelik öngörüler yüzde 24’e geriledi. Bu durum tahvil piyasalarında ve değerli madenlerde alıcılı seyri desteklerken, resesyon ihtimalinin de öne çıkması Brent petrolün varil fiyatını baskıladı.
ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi dün yaklaşık 10 baz puan gerilerken, altının ons fiyatı yüzde 1,3 yükselişle 1.965 dolara çıktı. Brent petrolün varil fiyatı ise yüzde 1,7 azalışla 75,4’e düştü.
Öte yandan, Uluslararası Para Fonu (IMF), ABD’de enflasyon ivmesinin yavaşladığına ancak önemli bir endişe olarak kalmaya devam ettiğine işaret ederek, Fed’i para politikası rotasında kalmaya çağırdı.
Avrupa’da ise Avro Bölgesi’ndeki verilere göre bölge ekonomisi bu yılın ilk çeyreğinde teknik olarak resesyona girdi. Bölge geçen yılın son çeyreğinde de yüzde 0,1 daralmıştı. Bölge ekonomisinin resesyona girmesine karşın Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) faiz artırımlarına devam edeceğine yönelik fiyatlamalarda bir değişiklik olmazken, bankanın 15 Haziran’daki toplantıda 25 baz puanlık faiz artışına gideceğine kesin gözüyle bakılıyor.
ECB’nin sene sonuna kadar toplamda 50 baz puan faiz artıracağı öngörülüyor. Dün İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 0,32 gerilerken, Almanya’da DAX 40 endeksi yüzde 0,18, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,27 ve İtalya’da MIB 30 endeksi 0,81 yükseldi. Avrupa’da endeks vadeli kontratlar, yeni güne yükselişle başladı.
Asya piyasalarında ise Çin hükümetinin ekonomiyi destekleyici adımlarını güçlendireceği beklentisi öne çıkıyor. Ülkede bugün açıklanan verilere göre, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) yıllık yüzde 0,2 artarken, Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) ise yüzde 4,6 geriledi.
Analistler, söz konusu verilerin hem ülke içindeki ekonomik aktivitenin yavaşlamış olabileceği hem de dünya genelindeki talepte güç kaybının yaşanıyor olabileceği endişesini gündeme taşıdığını ifade etti. Çin hükümetinin dün mevduat faizlerinde indirime gittiğini hatırlatan analistler, açıklanan verilerin bu adımlara yenilerinin eklenebileceği tahminlerini beraberinde getirdi.
Kapanışa yakın Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 1,7, Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 1,1, Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,1 ve Hong Kong Hang Seng endeksi yüzde 0,3 yükseldi.
Yurt içinde ise Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi, günü önceki kapanışın yüzde 0,13 altında 5.554,00 puandan tamamladı. Dr. Hafize Gaye Erkan, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’na (TCMB) atanan ilk kadın başkan olurken, Prof. Dr. Şahap Kavcıoğlu Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) Başkanlığına getirildi.
Dolar/TL, dün yüzde 0,5 artışla 23,3681’den kapanmasının ardından bugün bankalararası piyasanın açılışında 23,4510 seviyesinden işlem görüyor.
Sanayi üretimi verilerinin takip edileceği bugün, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 5.700 ve 5.850 seviyelerinin direnç, 5.500 ve 5.400 puanın destek konumunda olduğunu kaydeden analistler, yatırımcılara piyasayı yakından takip etmeleri konusunda uyarıda bulunuyor.,
News
